Gwangi Vadisi- The Valley of Gwangi
Gwangi vadisi filmi hakkında bir şeyler
anlatırken 1969 yapımı filmin yönetmeni James O’Connolly’den önce, özel
efektlerini yapan Ray Harryhausen’dan bahsetmek gerekiyor. Ray Harryhausen
sinema tarihinde özel efektlerin gelişimine bizzat katkıda bulunmuş ve
yaptıklarıyla pek çok insana ilham vermiş bir özel efekt uzmanı. 2013 yılında
hayata gözlerini yuman sanatçının başyapıtları arasında; 1949 yapımı “Mighty
Joe Young”, 1958 yapımı Sinbad Harikalar Diyarında, 1963 yapımı “Jason and the
Argonauts” (Altın Postlu Cengâver) ve 1981 yapımı “Clash of the Titans” (Son
Emir- Cennetin Kapısı) bulunmakta. Harryhausen Amerikan sinemasının içinde
bulunduğu siyasi gerginlikler doğrultusunda popülerleşen, içinde nükleer deneme
sonrası ortaya çıkan dev yaratıklar ve mitolojik hikayeler barındıran Fantastik
macera filmlerinin aranan özel efekt uzmanıydı. Stop-Motion efektlerin (kare
kare görüntülenen minyatür maketler) filmlere neredeyse hiç sırıtmadan
yedirilmesi konusunda uzman olan Harryhausen’ın adını sinema tarihine altın
harflerle yazdırmış olduğu işleriyle çağdaş sinemayı derinden etkileyen ve
ilham alınan eserlerinin yeniden üretimleriyle devamlı gündeme gelmesi gereken
bir sanatçı.
Yönetmeliğini James O’Connolly’nin yaptığı,
başrollerinde James Franciscus, Gila Golan, Richard Carlson ve Laurence
Naismith’in olduğu Gwangi Vadisi filmine gelecek olursak; hikâyede yüzyılın
başında Meksika toprakları içinde Vahşi Batı gösterisi yapan bir topluluğun
yıldızı olan T.J. (Gila Golan)’ın huzuru eski sevgilisi James Franciscus’un
canlandırdığı fırsatçı karakterin çıkagelmesiyle bozulur. Özünde iyi biri olan
Tuck, sevdiği kadını unutamamış olsa da tüm hayatını şehir şehir dolaşıp
gösteri yaparak geçirmek değil kısa zamanda fırsata çevirebileceği imkânlar
sayesinde büyük paralar kazanmak istemektedir. Bu arada Tuck’ın gösterinin
düzenlendiği arenaya giderken karşılaştığı Profesör (Laurence Naismith) kazılar
yapmakta ve 50 milyon yıl öncesinden kalma fosiller bulduğunu iddia etmektedir.
T.J. ve ekibi gösteriye daha çok seyirci çekmek için bir şans yakalarlar, yerel
halktan olan çalışanlardan biri aslında efsane olan El Diablo’yu bulmuştur. El
Diablo kimsenin yolunu bilmediği yasak vadi ’den gelen kedi boyutlarında bir
attır. El Diablo’nun gösteriye çıkacak olmasının uğursuzluk ve felaket getireceğine
inanan çingeneleri rahatsız ederken, Tuck bunu fırsata çevirip zengin olmayı,
Profesör ise yüzyılın buluşuna imza atmayı hayal etmektedir. Gece kampa gelen
çingenelerin atı çalıp vadiye geri götürmeleriyle olaylar gelişir.
Atı geri götüren çingeneler ve onları takip
eden Tuck’la Profesörü bundan sorumlu tutan gösteri ekibinin de takibe
katılmasıyla o zamana kadar kimsenin ayak basmadığı vadi, sakladığı gizemlerini
bizlerle paylaşır. Önce bir Pterodaktil (kanatlı dinozor) gruptaki yerli çocuğu
kaçırır, sonra çocuğu kurtarmaya çalışan ekip karşılarında bir T-Rex bulurlar.
Dinozor tarafından kovalanırken vadiye açılan mağaranın ağzı çöker ve dinozoru
canlı olarak yakalarlar. Bundan sonrası dev yaratığın medeniyete gelişiyle
King-Kong ve Jurassic Park filmlerinden aşina olduğumuz insani hırslar için
doğal yaşamından koparılan canlının intikam öyküsü şeklinde ilerler. Devasa
arenada zincirlerinden kurtulan dinozorun şehirde sebep olduğu yıkım ve vahşeti
başarılı bir şekilde yansıtan filmde, çekilmesinin üzerinden neredeyse 50 yıl
geçmesine rağmen insanı şaşırtan birçok sahne mevcut. Dinozorları hemen
göstermeyerek günümüzde birçok yönetmenin tercih ettiği sağlam temellere
oturtulan hikâye ve merak duygusunu kullanmasıyla başarılı bir atmosfer kuran
film, vadiye ulaştıktan sonra vites büyüterek macera türüne ve tekrar şehre
dönülüp yaratığın saldırısı sonrası insanların katedralde rehin kalmasıyla da
psikolojik gerilim türüne göz kırpıyor. Stop-Motion efektlerin kullanıldığı
Fantastik filmlerin hayranları için kesinlikle izlenilmesi gereken bir film
Gwangi Vadisi.